Memleket meselesi konusunda ülkemizdeki, her kesimin ve her ferdin neredeyse bir önceliği var ve bir yetki verilse...

Memleket meselesi konusunda ülkemizdeki, her kesimin ve her ferdin neredeyse bir önceliği var. Ve bir yetki verilse hangi memleket meselelerini çözeceğini de çok iyi biliyor. Her partinin ve her büyük holdinginde memleket meseleleri, çözüm önerileri var. Kurumlarında, illerinde kendine göre öncelikli memleket meseleleri ve talepleri var. Ülkemiz için olmazsa olmaz memleket meseleleri Anayasamızın ilk maddelerinde aslında yazılmıştır. Diğer memleket meseleleri ise bizim dışımızdaki ülkelerle aramızdaki kalkınmışlık farklarının ortadan kaldırılmasına yardımcı olacak, milli gelir düzeyinde, bilimde, sanatta, sporda, huzur ve refahta daha iyi olmamızı sağlayacak şeylerin hayata geçirilmesi isteği, gayreti ve dert edinilmesine memleket meselesi dediğimizi düşünüyorum.

      İçinde “ memleket meselesi” geçen şiir var mı? diye internette şöyle bir dolaştım, Ünlü şairlerin memleket için yazılmış hepimizin bildiği bir çok şiir gördüm ama içinde memleket meselesi kelimelerinin yan, yana yazıldığı şiirleri Antoloji.com. da buldum. Onlarda çok tanınmış şairler değildi ve yakın tarihlerde yazılmıştı sizler için bir kalçının şiirinden birkaç mısra alıntıladım. 

Metin Duran, Kendi dertlerimden vazgeçip,

                         Memleket meselelerine yol almışım.

Fadime Kıvrım, Artıralım yardım hoşgörü sevgi duygularını

                           Bedenim dinlendi kafamda memleket meselesi.

Naz Bebekoğlu, Biz seninle iki ayrı şehrin gölgesi

                             ve biz iki ayrı memleket meselesi.

Hüseyin Karayel, Amerika’da okumuş. Avrupa’yı dolaşmış.

                              Yeni tanıştık, yeni gelmiş.

                              Yeni şöhret olmuş.

                              Memleket meselelerini iyi bilirmiş. 

        Şeklinde kaleme almışlar memleket meselesini şiirlerinde.

        Memleket meselesi konusunda güne kadar en iyi vuruşu Koç gurubu yaptı. “ Meslek lisesi, Memleket meselesi.” Diye aslında ülkemizde gerçekten hangi konuyu çözülmesi gereken mesele olarak görürseniz görün hepsinin altından mutlaka mesleki eğitiminin çıktığını görürsünüz. Mesleki eğitim sadece Meslek liseleri olarak ele alınmamalıdır. Mesleki eğitim başta; disiplin ister. Çalışma azmi ve isteği ister. Veren elin, alan elden daha üstün olduğunun bilinmesi gibi, üretmenin, tüketmekten daha kutsal olduğunun bilinmesi; ister. Ailede ve Anaokullarında başlayan çalışma, üretme, kendi işini kendin görme düsturu, ister, İlkokulda, ister ortaokulda, çıraklık eğitimde, meslek lisesinde, lisede, isterse de üniversitede olsun her öğrencinin anayasası olmalıdır.

         Ülkemizde gelir sıkıntısı çeken bir aileye baktığımızda, bir kişinin çalışıp gelir getirdiği, diğer fertlerin tükettiği aile fertlerinden kurulu olduklarını görürsünüz. 

      

           Neden okuduğunu bilen ailesi ve memleketi için hedefleri olan, hem okuyup hem çalışan gençlerimizin olduğu ailelerin ve çocuklarının geleceği, bir kişinin çalışıp, diğer aile fertlerinin tükettiği ailelere göre çok şanslı olacaklar.

          İster Meslek liselerinde eğitin alınıyor olsun isterse de çıraklık eğitimde eğitim alınıyor olsun Bu okullarda eğitim alan öğrenciler ve aileleri gelecekte okulları ve üniversiteleri sosyalleşme alanı gören, üretmeyen, kendini geliştirmeyen, gençlerin patronu olacaklardır. 

       Bu ülkenin hangi sorununa el atarsanız atın altında meslek eğitiminin olmadığını, yanlış uygulandığını, O okullarda çocuğu okuyan ailelerin ve öğrencilerin bunun önemini algılayamadıklarını fark edersiniz. 

         Suça itilmiş, madde bağımlılığına itilmiş, avareliği seçmiş gençleri görmek, sizleri, ülkenin geleceği konusunda endişelendiriyor mu? Çözümü meslek liselerindedir. Bu çözüme, nereden mi? Başlamanız gerekiyor? Eğitimcinin eğitiminden. Eğitimcinin, ülkenin geleceğini çizdiğinin farkında olmasını fark ettirmemizden başlamamız gerekiyor. 

        Gerçekten biraz üstünde düşününce de Memleket meselelerinin çözümü, üniversitelerin istenilen sonuçları vermesi, İşletmelerin, fabrikaların girişimcilerin evlerine, sosyalleşmeyevakit ayırabilmeleri ve ufuklarını gör bilmeleri, Meslek liseleri ve okul öncesinde başlayan çalışma, kendi ayaklarının üstünde durabilmesin üstünlüğünü fark eden bireylerin yetiştirilmesine bağlıdır. 

       Mutlu toplumları meydana getiren ailelerde, her ferdin iş beğenmeksizin, mutlaka bir işte çalıştığı, eve birden fazla gelirin girdiği, çalışmanın ayıp olmadığını düşünen bireylerden oluştuğunu görürsünüz.

         Saygılarımla.