Merkez bankalarının finansal sistemde oynadıkları en önemli rol hiç şüphe yok ki ‘son ödünç veren olma’ rolüdür. Çünkü merkez bankaları para basma yetkilerine sahiptir ve bu haliyle bir ekonomide likiditenin nihai kaynağı durumundadır. Modern finansal sistemlerin oligopolistik yapısının zaman içinde güçlenmesi ve ‘iflasına izin verilmeyecek kadar büyük bankaların ’ bu oligopolistik yapıyı şekillendiren en önemli faktörler haline gelmesi merkez bankalarının son ödünç veren rolünü finansal sistem açısından ve dolayısıyla reel ekonomi açısından giderek çok daha önemli hale getirmektedir. Bu açıdan merkez bankalarının son ödünç veren rolü hangi konjonktürde oynadığı ve son ödünç veren rolünü oynadığı zemininin politika bileşenlerinin ne olduğu son derece önemlidir. Merkez bankaları bu rolü finansal krizler ortaya çıkmadan önce yani finansal kırılganlıkların arttığı bir ortamda kırılganlıkların krize dönüşmesine engel olma amacıyla uyguladıkları gibi finansal kriz ortaya çıktıktan sonra oynamaları sahip oldukları aktiflerin kalitesini düşürerek itibarının azalmasına yol açmaktadır. Tahvil alımını azaltma politikası bu anlamda ABD merkez bankasının itibarını eski düzeye getirme çabası olarak okunmalıdır. Merkez bankaları bu rolü ister finansal krizden önce ister finansal krizden sonra uygulasın bu rolün oynandığı zeminin politika bileşenleri çok önemli Merkez bankası devletin ve piyasa ekonomisinin bel kemiği ve güvenli kasası diyebiliriz. Merkez bankası paranın, piyasanın ve diğer bankalarının dengeli işlemesi ve ekonomik planlara uyum göstermesi açısından büyük rol oynar. Merkez bankasının belirlediği para ve banka politikalarına herkes uymak zorundadır. Merkez bankası para piyasasının kontrolü ve hareketi için piyasaya para sürer veya para çekerek para politikasını ayarlayabilir. Ayriyeten döviz kurunun aşırı dalgalanmalarını önlemek için piyasaya döviz sunar veya döviz alarak dengeyi sağlar. Yapısal reformları hayata geçirmek konusunda hızlı adım atamadığımız sürece TCMB’ den finansal istikrar konusunda beklentilerimiz her geçen gün artacaktır. Ve finansal istikrarın sağlanması konusunda beklentilerimiz arttıkça TCMB’ nin bağımsızlığı giderek azalacaktır. Kısaca Merkez Bankası sağlıklı ekonomik bir yaşamın olmazsa olmazlarındandır.