Mesleğe 11 yaşındayken köyde terzi olan amcası Mehmet Aksoy'un yanında çırak olarak başlayan Aksoy, askerliğin ardından 1956 yılında Dört Eylül Mahallesi Terziler Sokağı'nda dükkanı bulunan bir terzinin yanına geçti.
Mesleği bırakan ustasından 1962'de dükkanı devralan Aksoy, o tarihten bu yana aynı iş yerinde müşterilerine hizmet vermeyi sürdürüyor.
Gelişen teknolojiye inat mesleğini bugünlere kadar devam ettiren Aksoy, ilçede kendisinden sonra bu mesleği devam ettirecek kimsenin olmamasının hüznünü yaşıyor.
Üç çocuk babası, 91 yaşındaki Aksoy, AA muhabirine, mesleğini çok sevdiğini ve sağlığı elverdikçe devam ettirmeyi düşündüğünü söyledi.
Aksoy, terziliğe ilginin azaldığını ve yeni ustaların zor yetiştiğini belirterek, şöyle konuştu:
"20 yıl öncesine kadar terzilik geçerli çok güzel bir meslekti. Şimdi artık terzilik son safhalarına geldi. Teknolojinin gelişmesiyle hazır konfeksiyonlar çıktıktan sonra bizim mesleğimiz bitiyor. Bugüne kadar çok çırak yetiştirdim ama bugün hiçbiri artık terzilik yapmıyor. Artık bu mesleği öğrenmek isteyen de yok. Son 20 yıldan bu yana hiç çırak gelmedi. Bundan sonra da gelmez."
Aksoy, mesleğe ilk yıllarda insan gücüyle çalışan tek tip dikiş makineleriyle başladığını, teknolojinin gelişmesiyle bu makinelerin yerini elektrikli dikiş makinelerinin aldığını dile getirdi.
- "Üç oğlumu bu meslekten kazandığım parayla okuttum"
Sağlıklı ve dinç olmasını mesleğine ve çalışmasına borçlu olduğunu anlatan Aksoy, şunları kaydetti:
"Bugüne kadar geçimimi sadece terzilikten sağladım. Üç oğlumu bu meslekten kazandığım parayla okuttum ve evlendirdim. Hepsi şimdi meslek sahibi. Evde zaman geçiremiyorum. Çok şükür dükkanım da kira değil. Her gün sabah gelip dükkanımı açıyorum. Ufak işler geliyor onları yapıyorum. Bazen de pantolon ve takım elbise diktiren oluyor."
İlyas Aksoy, kendisinin ilçede mesleği sürdüren en yaşlı terzi olduğunu sözlerine ekledi.